ISSN: 1301 - 3971
Yıl: 18      Sayı: 1930
Şu an 4 müzisyen gazete okuyor
Müzik ON OFF

Günün Mesajları


♪ Cumhuriyetimizin kurucusu ulu önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını saygı ve minnetle anarken, ülkemiz Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 100. yılını en coşkun ifadelerle kutluyoruz.
Mavi Nota - 28.10.2023


♪ Anadolu Güzel Sanatlar Liseleri Müzik Bölümlerinin Eğitim Programları Sorunları
Gülşah Sargın Kaptaş - 28.10.2023


♪ GEÇMİŞ OLSUN TÜRKİYE!
Mavi Nota - 07.02.2023


♪ 30 yıl sonra karşılaşmak çok güzel Kurtuluş, teveccüh etmişsin çok teşekkür ederim. Nerelerdesin? Bilgi verirsen sevinirim, selamlar, sevgiler.
M.Semih Baylan - 08.01.2023


♪ Değerli Müfit hocama en içten sevgi saygılarımı iletin lütfen .Üniversite yıllarımda özel radyo yayıncılığı yaptım.1994 yılında derginin bu daldaki ödülüne layık görülmüştüm evde yıllar sonra plaketi buldum hadi bir internetten arayayım dediğimde ikinci büyük şoku yaşadım 1994 de verdiği ödülü değerli hocam arşivinde fotoğraf larımız ile yayınlamaya devam ediyor.ne büyük bir emek emeği geçen herkese en derin saygılarımı sunarım.Ne olur hocamın ellerinden benim için öpün.
Kurtuluş Çelebi - 07.01.2023


♪ 18. yılımız kutlu olsun
Mavi Nota - 23.11.2022


♪ Biliyorum Cüneyt bey, yazımda da böyle bir şey demedim zaten.
editör - 20.11.2022


♪ sayın müfit bey bilgilerinizi kontrol edi 6440 sayılı cso kurulrş kanununda 4 b diye bir tanım yoktur
CÜNEYT BALKIZ - 14.11.2022


♪ Sayın Cüneyt Balkız, yazımda öncelikle bütün 4B’li sanatçıların kadroya alınmaları hususunu önemle belirtirken, bundan sonra orkestraları 6940 sayılı CSO kanunu kapsamında, DOB ve DT’de kendi kuruluş yasasına, diğer toplulukların da kendi yönetmeliklerine göre alımların gerçekleştirilmesi konusuna da önemle dikkat çektim!
editör - 13.11.2022


♪ 4bliler kadro bekliyor başlıklı yazınızda sanki 4 bliler devre dışı bırakılmış gibi izlenim doğuyor obür kamu kurulrşlarında olduğu gibi kayıtsız şartsız kadroya geçecekler yıllardır sanat kurumlarımızı sırtlayan bu sanatçılarımıza sınav istemek yapılacak en büyük kötülüktür bilginize
CÜNEYT BALKIZ - 12.11.2022


Tüm Mesajlar

Anket


DOB, DT ve GSGM'de 4B kadrosunda çalışanların 4A kadrosuna alınmaları için;

Sonuçları Gör

Geçmişteki Anketler

Tavsiye Et




Tavsiye etmek için sisteme girmeniz gerekmektedir.

Destekleyenlerimiz






 

İpek Ede


Posta  kutumuza bir gün bir e-posta düştü. Adının İpek Ede oldugunu belirten okurumuz,  Eskişehir Anadolu üniversitesi Devlet Konservatuarı mezunu olduğunu ve şu an  Afyon Kocatepe Üniversitesi'nde yüksek lisans yaptığını söylüyordu. Mavi Nota  Müzik ve Sanat Dergisi'ni uzunca bir süredir takip ettiğini, kendisinin yüksek  lisans öğrenimi süresinde Mavi Nota Müzik ve Sanat Dergisi üzerine bir tez  çalışmasi yapmak istediğini ve bu nedenle benim yardımıma gereksinim duyduğunu belirtiyordu.
              
Telefonla aradım, görüştük.

Bana yazdı, ben ona yazdım.

Sonra tekrar bana yazdı, tekrar ben ona yazdım.

Bu böyle bir süre devam etti.

Güzel bir çalışma gerçekleştirerek, ülkemizde müzik eğitimine katkıda bulunmak  için yola çıkmış olan bir derginin, Mavi  Nota Müzik ve Sanat Dergisi'nin müzik eğitimindeki duruşunu ortaya koyan  başarılı bir çalışma ortaya çıkardı.

Sevgili İpek Ede'ye bu duyarli duruşu ve düşüncesi için, Mavi Nota Müzik ve  Dergisi'ni yaratan emeğe hayat verdigi için teşekkürlerimi ve şükran  duygularımı sunuyorum.

Bu nedenle Sevgili İpek Ede'nin emeğine duyduğum saygının ifadesi olarak bu  sayfayı kendisine hediye ediyorum.



Saygılarımla

Müfit Semih Baylan
Editör          
        
        
           
           
        
        
          Afyonkarahisar Kocatepe  Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Müzik Bölümü Yüksek Lisans Öğrencisi İpek Ede
        
        
           
           
        
        
          
            
            
            
          
        
        
           
           
        
        
           
          ÖZGEÇMİŞ
                        
                       23.  07. 1984'de Eskişehir'de doğdu. Öğretmen bir anne- babanın iki çocuğundan birisidir.  Babası müzik öğretmeni olduğu için müziğin içinde doğdu denilebilir. Altı  yaşında müzisyen olmaya karar vermiş bir çocuk olarak 1999 yılında Anadolu  Üniversitesi Devlet Konservatuarı Müzik Bölümüne girerek Trompet ile tanıştı.  Kısa bir süre Mehmet Erten ile çalıştıktan sonra 2006 yılında mezun oluncaya  kadar Erden Bilgen'den eğitim aldı.
                 Seyide KASIMOVA  ile Solfej, Sami HATİPOĞLU ile Armoni ve Kontrpuan, Elkhan RAUSTAMOV ile Oda  Müziği, Şef Burak TÜZÜN ile Orkestra çalıştı. Anadolu Senfoni Orkestrasında  takviye trompetçi olarak görev aldı.
       
       2004 yılında  Anadolu Senfoni Orkestrasıyla Almanya/ Köln konserinde görev aldı. 2005 yılında  Başkent Üniversitesi tarafından organize edilen 1. Uluslararası Trompet  Festivali kapsamında düzenlenen Trompet Yarışmasına katıldı. Graham NICHOLSON,  Rex RICHARDSON, Gerassimos IOANNIDIS, Mathias KAMPS gibi dünyaca ünlü trompet  solistleriyle çalıştı, work-shoplarına katıldı.
               Ayrıca Eskişehir  Büyükşehir Belediyesi Senfoni Orkestrası, Bursa Senfoni Orkestrası'nda da  takviye olarak görev aldı. 2006 yılında Anadolu Üniversitesi Devlet  Konservatuarından mezun oldu. Şu anda Afyon Kocatepe Üniversitesinde Yüksek  Lisans yapmakta olup Erden BİLGEN ile trompet çalışmalarıma da devam etmektedir.
        
        
           
           
        
        
           
          MAVİ NOTA
                MÜZİK VE SANAT DERGİSİ
             
            TEŞEKKÜR
            ‘Mavi Nota Dergisi'ni araştırmam sırasında;  araştırma yapan bir öğrenciyi yüreklendiren, desteğini ve sıcak ilgisini  esirgemeyen, yalnız kaldığında pes etmeyen Sayın Müfit Semih BAYLAN' a sonsuz  teşekkürler.
             
             MAVİ NOTA MÜZİK VE SANAT DERGİSİ
                                                              
            "Blue Note Music and Art Review's"
            İpek EDE
                   ÖZET
                     Mavi Nota Müzik ve Sanat Dergisi, bir Anadolu Kenti olan Trabzon'da  Müfit Semih Baylan tarafından 1993 yılı Ocak ayında yayın hayatına başlamış,  Türkiye'deki akademik müzik hayatına katkıda bulunmak, müzik eğitimi konusunda  sözü olanlara fırsat sağlamak amacıyla çıkarılmış bir dergidir.
              Bu araştırmayla; Mavi Nota Müzik ve Sanat Dergisini tanıtmak,  Türkiye'de özellikle de bir Anadolu kentinde  bir Müzik ve Sanat Dergisinin çıkarılması sırasında yaşanan zorluklara karşın  verilen mücadeleden söz etmek; ülkemizdeki dergi yayıncılığı ve müzik dergileri  konusunda fikir edinmek, daha sonra yapılacak olan araştırmalara yardımcı  olabilmek amaçlanmıştır.
 
       Anahtar Kelimeler: Mavi Nota, Müfit Semih Baylan, Trabzon, Müzik ve
              Sanat Dergisi.
                   ABSTRACT
                     Blue Note Music and Art Review's was printed in Trabzon, an Anatolian  City, in January 1993 by Müfit Semih Baylan. Its aim to give opportunety to say  somethig to the people who are interested in music and to improve academic  music education. Although it is difficult to print a review and make it know by  everybody in a small city in Anatolia, it aimed   to give an opinion on printing and help the people who'll be interested  in music in the future. By this survey, it was aimed to give an opinion to the  people on music education and to raise in music in the future.
                   Key Words: Blue  Note, Müfit Semih Baylan, Trabzon, Music and Art Review's.
                   GİRİŞ
                   Mavi Nota  Müzik ve Sanat Dergisini tanıtmak, Türkiye'de özellikle de bir Anadolu kentinde  bir müzik ve sanat dergisinin çıkarılması sırasında yaşanan zorluklara karşın,  verilen mücadeleden söz etmek, ülkemizde dergi yayıncılığı ve müzik dergileri  konusunda fikir edinmek, daha sonra yapılacak olan araştırmalara yardımcı  olabilmek amaçlanmıştır.
                   1993 yılının Ocak ayında  yayın hayatına başlamış bir müzik ve sanat dergisidir. Kurucusu yazar ve  müzisyen Müfit Semih BAYLAN, kuruluş yeri TRABZON' dur. Anadolu' da yayımlanan  ilk müzik dergisidir.
                   Derginin çıkış amacı: Türkiye'  deki müzik eğitimine özellikle de akademik müzik eğitimine katkıda bulunmak, yön  göstermek, müzik eğitimi konusunda sözü olanlara fırsat sağlayacak bir platform  oluşturmaktır.
      
                     Derginin Müzik Politikası,  ilerleyen yıllar içerisinde değişir. Üniversitelerin Müzik Eğitimi Bölümlerine  yönelir. Yani; derginin yayın politikası eğim müziğine hizmete yönelir. Müfit  Semih BAYLAN Türkiye'de o yıllarda eğitim veren 13 Müzik Eğitimi Bölümünü dolaşır,  dergiyi tanıtır, öğretim üyeleriyle görüşmeler yapar.
                   Mavi Nota Müzik ve Sanat  Dergisi, yaşam bulduğu Trabzon şehrinin adını gündemde tutmak ve müzik  eğitimine katkıda bulunacak yeni yapıtlar kazandırabilecek yarışmalar  düzenlemiştir. Bu yarışmaların ilki; Mavi Nota Müzik ve Sanat Dergisi Nimet  KORAY "İnceleme ve Araştırma Müzik Ödülü"dür. Bu ödülün gündeme gelmesi ve  hazırlayıcısı şair Ahmet ÖZER dir. Selma KURDAKUL' un desteğiyle düzenlenen ve  tüm alt yapısı dergi yönetimi tarafından hazırlanan bu ödül için; oluşturulacak  seçiciler kurulunda Ertuğrul BAYRAKTAR, Koral ÇALGAN, Necati GEDİKLİ, Suna KAN,  Ersin ONAY, Teoman ÖNALDI, Leyla PAMİR, Muammer SUN, Ali UÇAN, İlhan OSMANBAŞ  ve Faruk YENER' den oluşmuştur.
                    Günümüz Türkiye'sindeki Müzik türlerinin  ulusal ve evrensel ölçütler açısından durumu konulu Araştırma ve İnceleme  ödülünü Deniz ERTAN, Yiğit AYDIN ve Cem SOYDEMİR' den oluşan ortak bir çalışma  kazanmıştır.
                    Mavi Nota Müzik ve Sanat Dergisinin Türk  Müzik yaşamına önemli bir katkısı da Müzik Arkeolojisi üzerine yaptığı  çalışmalardır. Prof. Dr. Kurt RAINHARD' ın Almanya da Türk Müziği üzerine  yaptığı çalışmalardır.
                   Eski Müzik Dergilerinde, gazetelerinde yer  alan makaleler, günümüz Türkçesine çevrilerek yazarının imzasıyla dergide  yayımlanmış, yeni kuşakların bu yazarların makalelerinden haberdar olması  sağlanmıştır.
                    "Batı Tekniği ile beste yapan Türk Bestecileri  ve Eserleri" dizini ilk kez Mavi Nota Müzik ve Sanat Dergisinde günümüz  Türkçesine çevrilerek sade bir dille yeni kuşakların anlayabileceği biçimde  yayımlanmıştır. Bu çalışmayı, bir müzik bölümü öğrencisi olan Emel Burçin  ÖZGÜNEŞ yapmıştır.
                   Anadolu Güzel Sanatlar  Liselerinin, Anadolu'da yaygınlaşmaya başlaması üzerine Bursa Uludağ  Üniversitesi tarafından düzenlenen Müzik Sempozyumu üzerine iki özel sayı  yayımlanmıştır. 1996 yılından itibaren geleneksel olarak düzenlediği Mavi Nota  Müzik Ödülleri ile müziğe hizmet eden Müzik Adamı,Eğitimci,Öğrenci. Müzik  yapımcısı birçok insanın emeğini değerlendirmiştir. Onları Trabzon'a davet ederek,  kazandıkları ödülü kendilerine takdim ederek, şehirle bütünleşmeleri  sağlanmıştır.
                   Mavi Nota Müzik ve Sanat  Dergisi birde Şan Ödülü Yarışması düzenlemiş ve sadece müzik bölümü öğrencileri  katılmıştır. Avrupa Müzik Eğitimi Birliği (Europan Society School Music) ön  üyeliğine kabul edilmiştir.
                   Derginin Yazarları:
                   Necati GEDİKLİ, Faruk YENER, Deniz ERTEN,Emel  Burçin ÖZGÜNEŞ, Haluk GÜNEYLİ, Nüvit BERKER, Ali UÇAN, Aydın İLİK, Demet İLİK, Mehmet  Nazmi ÖZALP, Gül ÇİMEN, Ahmet ÖZER, Nevhiz ERCAN, Ayhan SARI, Ertuğrul  BAYRAKTAR, Hülya TARCAN, Murat BARDAKÇI, Nesrin SÜMER, Kenan SARIALİOĞLU, Nezih  Halim NEYZİ, Osman Razi AKSU, Gerardd HOFFNUNG, Faruk Aydın ÇAKIROĞLU, Mehmet  Salih HALEP, Özer CİRAVOĞLU, Gündoğdu SANIMER, Ayşe SEVİM, Aygün BULUTÖTE, Özgün  BARAN, Ömer GÜNER, Suat KURTULDU, Atilla AŞUT, Ahmet SAY, Nusret Kemal OTYAM, Arslan  PULATHANELİ, İhsan TOPÇU, Betül TARIMHAN, Şinasi ÖZDENOĞLU, İdil BİRET, Deniz  BANOĞLU, Koral ÇALGAN, Mehmet Hakan CEVHER, Suna ÇEVİK, Salih AYDOĞAN, Sefai  ACAY, Nalan YİĞİT, Seçkin GÖKBUDAK, Semlin TUFAN, Yılmaz ŞENDURUR, Can KARAHAN,  Efe AKBULUT ve daha birçok yazar…!
                   Derginin arşivinde biriken binlerce müzik  dergisi,yüzlerce plak, kitap, dergi, broşür, müzik karikatürü, tarihsel  belgeler, derginin yayın yönetmeni Müfit Semih BAYLAN tarafından bir sergi  etkinliğinde sergilenmiştir. Bu sergiler, 1993 ve 1994 yıllarında üç kez  açılmıştır.
                   Bu kadar güzel çalışmalara  imza atan bu dergi, Trabzon'da bir müzik eğitimi okulu bulunmasına rağmen  aradığı desteği bulamamış ve 1998 yılında 25. sayısını yayımlayarak yayın  hayatını noktalamıştır.
            
                   Yazılarıyla Katkıda  Bulunan Müzisyenler ve Belgeler
                   1) Mavi Nota Müzik ve  Sanat Dergisi
   
                     2) Trabzonlu Müzisyenler  ve Musikimizde İz Bırakanlar (Trabzon'un Müzik Tarihi Müfit Semih BAYLAN)
                   3) Trabzon 2000 (Trabzon  Valiliği Yayını)
                   Müfit Semih BAYLAN
                   1957 yılında Trabzon'da doğdu. Aksaray  Lisesi'ni bitirdikten sonra (1975) Türk Ticaret Bankasına  Memur olarak girdi, 18 yıl çalıştı. 2 yıl  Ankara Devlet Konservatuarında yarı zamanlı müzik derslerine katıldı. 1993  yılında, Mavi Nota Müzik ve Sanat Dergisini yayımlamaya başladı. Orkestralar, Korolar  kurdu, Müzik Ödülleri Yarışmaları düzenledi, Müzikolojiye önemli çeviriler  kazandırdı; ekonomik nedenlerden dolayı 1998 yılında dergiyi kapatmak zorunda  kaldı, halen Trabzon Devlet Tiyatrosunda müzisyen ve rejisör olarak  çalışmaktadır.
                   Yapıtları:
                   1) Trabzonlu  Müzisyenler ve Musikimizde İz Bırakanlar (Araştırma-İnceleme 1.Baskı)
                   2) Müzik Sözlüğü (Müzik  Bölümü Öğrencileri İçin)
                   3) Trabzon ve Müziğin  Renkleri(Araştırma-İnceleme)
                   4) Besteleriyle Temel  Şükrü DOĞRU (Araştırma-İnceleme)
   
                   TÜRKİYE'DE DERGİ YAYINCILIĞI
                   Türkiye'de  dergi yayıncılığı gelişmiş ülkelerin çok gerisindedir. Uzmanlaşmanın giderek  önemini artırdığı çağımızda, dergilerin önemi de giderek artmaktadır. Gelişmiş  ülkelerin birçoğunda dergi satışları gazete satışlarının önünde yer almaktadır.  Ancak;  Ülkemizde dergi çeşitleri oldukça  fazla olmasına karşın, okuma oranları son derece azdır. Türk dergiciliğinin içinde  bulunduğu bu olumsuz durumun birçok nedeni bulunmaktadır. Bunların en başında  ekonomik nedenler gelmektedir.
                   Teknik açıdan  eksiksiz olan dergiler oldukça pahalı satılmakta, bu durum okuru olumsuz yönde  etkilemektedir. Ülkemizin fert başı ortalama gelir düzeyi göz önüne alındığında  teknik açıdan en kaliteli ve içerik olarak dopdolu olan bir derginin satış  fiyatı 3 Türk Lirasını geçmemelidir. Başka bir deyişle, Türkiye'deki ortalama  dergi satış fiyatı 3 Türk Lirası olmalıdır. Oysa ülkemizde yirmi, yirmi beş  Türk lirasına dergi satılmaktadır. Ülkemizdeki dergi sanayinin diğer ülkelere  oranla otuz-kırk yıl geride olduğunu söylemek mümkündür. Ancak; Daha önce de  belirttiğimiz gibi geri kalmışlık teknik yetersizliklerden kaynaklanmamaktadır.  Türkiye teknik açıdan, gerek bilgisayar teknolojisi olsun gerek basım  teknolojisi olsun dünya standartlarının üstünde bir ülkedir. Türkiye'de  dergicilik sektörünün geri kalmasının başlıca nedenlerini üç ana başlık altında  toplayabiliriz:
            
              
                Kimlik Sorunu
                Dağıtım Sorunu
                Bilgi Sorunu
              
            
                   Türkiye'de  dergicilik sektörünün geri kalmasının en önemli nedenlerinden birisi dergi  adlarının % 80 gibi büyük bir bölümünün Türkçe olmamasıdır. Bu nedenle ülke  halkına yabancı kalmaktadır. Bir ülke halkının kendisine bu denli yabancı duran  bir alana ilgi göstermemesi son derece doğaldır. Yabancı basının etkisindeki  dergiler Türk okuruna ulaşamamaktadır. Bu sorunu kimlik sorunu olarak  nitelendirebiliriz. Bu durumda ortaya bir kimlik sorunu çıkmaktadır. Türkiye'de  yayımlanan dergilerin bir kimliği bulunmamaktadır. Bu anlamda ciddi bir kimlik  sorunu vardır.
                   İkinci sorun  ise Amerika Birleşik Devletleri gibi ülkelerde dergilerin gelirleri  abonelerinden ve reklamlardan sağlanmaktadır. Örneğin, Amerika Birleşik  Devletleri'nin önemli televizyon dergilerinden TV Guide' ın abone geliri Sekiz  milyon dolardır. Dergiler açısından abone geliri son derece önemlidir.  Türkiye'de bu sistem geliştirilememiştir. Dergicilik sektörünü oturtmuş  ülkelerde bir dergiye abone olunduğunda o dergiyi piyasaya sürmeden önce okuma  olanağı bulunmaktadır. Bu olanak abone sayısını artırmaktadır. Oysa Türkiye'de  posta sistemi bunu  uygulamaya elverişli değildir. Yani  bir  başka önemli sorun da dağıtımdır.
                   Amerika  Birleşik Devletlerinde Dergi Yayıncılığı Birliği 250 yıl önce kurulmuştur.  Türkiye'de dergi yayıncıları Birliği diye bir birlik yoktur. Yani bir sivil  toplum örgütü oluşturulamamıştır. Akademik boyutta da  iletişim fakültelerinde ilk " Dergi  Yayıncılığı " dersi İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi'nde başlatılmıştır.  Sayıları hızla artan iletişim aşağı yukarı ortak bir ders programına geçtikten  sonra dergicilik dersi diğer iletişim fakültelerinde de yaygınlaşmıştır. Ancak  henüz bu sektörün yetişmiş elemanı yoktur. bununla  birlikte sektörden de bu konuyla ilgili bir  baskı yapılmamaktadır. Dergicilik alanında bilgi de çok az kimsede  bulunmaktadır. Gazetecilik alanında ise herkes her konuda uzman görülmektedir. Oysa bu bağlamda dergiciliğin  ve gazeteciliğin birbirinden farklı birer etkinlik alanı olduğunu vurgulamak  gerekmektedir. Elbette her iki alanda gerçekleştirilen etkinlik gazeteciliktir  ancak, her iki dalda da olayları ve olguları ele alış biçimi farklılıklar  göstermektedir.
                   Dünyada  dergicilik sektörü radyo, televizyon ve gazetelerin önündedir. Türkiye'de de  dergicilik bu konuma gelecektir. O zaman " Know   - how  / bilgi " daha da büyük bir  önem kazanacaktır. Gerçekte başarı kazanmış bir derginin adı kullanılarak dergi  çıkarma geleneği oldukça yaygındır. Örneğin, " Atlas " , " Atlas Tatil " gibi.  Böylelikle zaten var olan bir okur kitlesine ulaşılmaya çalışılmaktadır. Ancak  günümüzde dergicilik alanında yaşanan sorunlara karşı bilgi yerine daha değişik  ve değişik olduğu kadar da kolay bir çözüme başvurma eğilimi ortaya çıkmıştır.  Ünlü popüler kişilerin adından yaralanılarak yeni dergiler piyasaya sürülmeye  başlanmıştır. Bunun amacı o kişilerin hayran kitlesinin ilgisinin çekilmeye  çalışılmasıdır. Bu kişilerin adının kullanılmasındaki diğer amaç ise yayına bir  kimlik kazandırma çabasıdır. Ancak burada önemli olan sorun, hedef kitlenin  seçimi konusudur. Bununla birlikte bu kişilerin etkinliğinin dergicilik olarak  algılanması yanlıştır. Bu durum dergicilik alanında zaten var olan sorunların  daha da artmasına yol açmıştır. Bu anlamda en önemli sorun ülkenin dergicilik  sektörünün bir geleneği oluşmamaktadır. Geleneği oluşmadığı gibi, bol  fotoğrafla süslenen dergi içi boş kısa metinlerle desteklenmektedir. Yani  görsellik ön plana çıkarılmaktadır.
                   Bu yöntem ile  yapılmaya çalışılan daha önce de belirttiğimiz gibi kimlik sorununa çözüm  bulmaya çalışılmasıdır. Bu da bir ölçüde başarıya ulaşmış görünmektedir. Ancak  unutulmaması gereken en büyük sorun bilgi sorunudur. Yani, dergilerin bir  kimliğe kavuşturulmasının yanı sıra bir de uzman kadro tarafından çıkarılması  şarttır. Yine de bu olgunun yalnızca ülkemize özgü olduğunu düşünmek yanlış  olacaktır. Ünlü Fransız Aktris Catherine Deneuve' ün de önümüzdeki günlerde bir  dergi yayımlayacak olması bunun en güzel kanıtıdır.
                   Ülkemizde Yayımlanan Müzik Dergileri
            
              
                Andante
                525
                Band
                Basatap
                Blue Jean
                Dance
                Deli Kasap
                Volume
                Yüxexes
                Orkestra
                Müzik ve Bilim
                Mavi Nota Müzik ve Sanat Dergisi
                Bill Board
                Roll
                Rolling Stone
                MÜZED ( Müzik Eğitimcileri Derneği )
                Sevda Cenap And Müzik Vakfı Dergisi
                Musiki Dergisi
              
            
                   Türkiye'deki  müzik dergileri konusu oldukça sınırlıdır. Çünkü ülkemizde yayımlanan müzik  dergilerinin sayısı fazla değildir.
            
              
                Andante: İngiliz asıllı olan bu müzik  dergisinin ülkemizde Türkçe çevirisi yayımlanmaktadır. Kaliteli müzik diye  adlandıracağımız hemen her tür müzik türüne yer verir ama; asıl ağırlığı Klasik  Batı Müziği oluşturmaktadır. Üst kültüre hitap eder, popüler değildir.
                  
                
                Orkestra: İdil Biret ‘ in de  menajerliğini yapan, Panoyat Abacı tarafından İstanbul'da yayımlanır. 1962  yılında yayın hayatına başlamış ve halen yayınını sürdürmektedir. Orkestra  Müzik Dergisi alanında en uzun soluklu dergi olmuştur. Çok sayıda bilimsel  makaleye yer verilen dergide bazı yazarlar arasında meydana gelen görüş  ayrılıkları nedeniyle çok ciddi kalem savaşları yaşanmıştır.
                  
                
                Filarmoni: Türkiye Filarmoni Derneği  tarafından Ankara'da yayımlanmaya başlanmış ve yayınına hala devam etmektedir.  Daha çok işin görsel yönüne ağırlık veren ve önemli makalelere yer veren dergi,  bir dönem yayınına kısa bir süre ara vermiştir. Filarmoni, " Çok güçlü müzik  sevgisi " anlamında kullanılmaktadır.
                
                Müzikoloji Dergisi: Derneğin Merkezi  İngiltere'dedir. Türkiye şubesi olan Türkiye Müzikoloji Derneği tarafından bir  dönem çıkarılmıştır. Önemli bir bilimsel dergidir. Hem Türkçe hem de İngilizce  olarak yayımlanmaktadır.
                         Bunların dışında Türkiye  Cumhuriyeti'nin kurulduğu yıllardan itibaren çok sayıda müzik dergisi  yayımlanmış ancak; bunlar daha sonra yayınlarını durdurmuşlardır. Bunların  içinde " Türk Musikisi Mecmuası" ile Halil Bedii Yönetken' in " Müzik Görüşleri  " önemlidir.
                         "Bir derginin yaşayabilmesi  için; maddi destek, amaç ve önemi, yayınlayanların fikir gücü, çevreden gördüğü  maddi/ manevi destek, hitap ettiği toplumun duyarlılığı, yazarların gücü,  savunduğu fikrin geçerliliği, amaca ulaşmadaki başarı, derginin kalitesi,  fiyatı önemli etkenlerdir." ( OTMAN, 2002)
                        "Türkiye İstatistik Yıllığı verilerine göre ülkemizde 2500 civarı dergi  yayımlanmaktadır. Bu dergilerin üçte biri'ni akademik dergiler, geri kalanını  ise popüler dergiler, haber dergileri oluşturmaktadır. Süreli yayınlar, bir  ülkede bilim düşüncesinin gelişmesine ve bilim kurumlarının oluşmasına önemli  katkıda bulunmaktadır." (KOLOĞLU, 1978)
      Kültür- Sanat- Edebiyat- Araştırma üzerine yayın yapan dergiler bu çatı  altında toplanmalıdır. Yerel dergiler teknolojik olanaklardan büyük ölçüde  faydalanamamaktır.
         Birçok Büyükşehirlerde bile bulunmayan Kültür- Sanat- Edebiyat dergileri  genelde taşra tabir edilen şehirlerde, beldelerde güç şartlar altında yaşam  savaşı vermektedirler. Ayda bir yayımlanan dergiler bazı zamanlar iki ayda  bire, üç ayda bire düşmektedir. Baskı zorlukları yaşamaktadırlar, teknolojik gelişmelerden  faydalanmak için maddi zorluklarla karşılaşmaktadırlar.
                  
MAVİ NOTA: Aylık Müzik ve Sanat  Dergisi
           
SAHİBİ: Sevilay BAYLAN
    
GENEL YAYIN YÖNETMENİ: Müfit Semih  BAYLAN
                
                YAZI İŞLERİ YÖNETMENİ: Hülya ÖZMEN
                KAPAK – İÇ DÜZENLEME: M. Reşat  SÜMERKAN
                SANAT DANIŞMANLARI: Ahmet ÖZER
                                                   Gündoğdu SANIMER
                                                   Suat  KURTULDU
                                                   Selahattin GÜNDOĞDU
                İSTANBUL TEMSİLCİSİ: Osman Razi  AKSU
                İZMİR TEMSİLCİSİ: Melih GÜLER
                DİZGİ: Efor Yayıncılık
                BASIM YERİ: Eser Ofset / TRABZON
                
              
            
            
                     Müfit Semih Baylan İle Mavi Nota Üzerine Bir Söyleşi
        Derginin son sayısının  çıkarılmasından on yıl sonra ulaşabildiğim derginin editörü Müfit Semih Baylan  ile yaptığımız söyleşide Mavi Nota üzerine neler konuştuk?              
              
                İ.E : Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?  Kimdir Müfit Semih Baylan?  
                  Yaşam  öykünüzden biraz söz eder misiniz?
                  
                
                M. S. B :  Beni  tanımak istemişsiniz ; Eh ne yapayım tanıtayım bari kendimi. Gerçi kendimi  anlatmayı pek sevmem ama şu durumda başka seçeneğim yok galiba. 1957 yılında  Trabzon' da doğdum. Çocukluk ve ilk gençlik yıllarım Aksaray ve Trabzon'da  geçti. Aksaray Lisesi'ni bitirdikten sonra ( 1975 ) Türk Ticaret Bankası'na  memur olarak girdim ve 18 yıl bankacılık yaptıktan sonra 1993 yılında bankadan  istifa ederek ayrıldım. Ayrıca liseyi bitirdikten sonra iki yıl kadar Ankara  Devlet Konservatuarı'nın yarı zamanlı müzik derslerine katıldım. 1993 yılında  Kültür Bakanlığı tarafından açılan bir sınav sonucunda Trabzon Devlet  Tiyatrosu'na sanatçı memur olarak girdim. Ülkemizin ve dünyanın birçok önemli  yönetmeni ve oyuncuları ile birlikte pek çok görev aldım. Yurtiçi ve yurtdışı tiyatro  festivallerine katıldım. Son beş yıldan bu yana Trabzon'da iki lisede açtığım  tiyatro sınıfları ile öğrencilere kendi dalımda dersler verdim ve aynı zamanda  oyunlar sahneye koydum. Dolayısıyla öğrencilerin tiyatroyu ve sanatı sevmeleri  için çaba sarf ettim. Bunda da başarılı olduğumu düşünüyorum.
                Halen Trabzon  Devlet Tiyatrosu'nda müzisyen ve ses rejisörü olarak çalışmaktayım. Bir sanat  kurumunda çalışmaktan son derece mutluyum. Eşim Sevilay, çocuklarım Neveser  Selin, Nevres Selim ve hayatımıza 2006 yılında katılan torunum Hazal ile  birlikte yaşamaktayım.
                
                
                 İ. E :  Müziğe ilginiz ne zaman başladı?
                  
                
                 M. S.  B: Okul hayatım sırasında müzik çalışmalarım hep ön planda olmuştur. Lisede  okurken kurduğumuz gençlik orkestrasının kurucu üyeliğini ve solistliğini  yaptım. Okul bittikten sonra Trabzon' da Müzik Derneklerinde kurucu  üyelik,  yönetim kurulu üyeliği,  repertuar kurulu üyeliği,  proje üretme  ve geliştirme kurulu üyeliği ve kısa bir dönem koro şefliği ve müdürlüğü gibi  pek çok aktif görevde bulundum. Çoksesli Çağdaş Türk Müziği'nin gençler  tarafından sevilmesi için seminerler düzenledim, çalışmalar gerçekleştirdim.
                  
                
                İ. E: Yaptığım araştırmalardan  Edebiyat alanında da eserleriniz olduğunu biliyorum. Biraz bunlardan söz eder  misiniz?
                  
                
                M. S. B: Edebiyat alanında ilk denemem  Aksaray Lisesi'nde okuduğum yıllarda Edebiyat öğretmenim Mehmet Ali Güneş'in  desteği ile Duvar Gazetesi'nde ( 1971 ) yayımlandı. İlerleyen zaman içerisinde  şiir ve denemelerim " Hasan Dağı " , " Damla " , " Yörem" , " Hamsi " , "  Kültür " , " Ezginin Günlüğü " , " Mevsim " , " İlkyaz " , " Okul Kitaplığı " ,  " Mavi Nota " , " Günce " , " Günışığı " , "    TÖMER  Trabzon " , " Karadeniz " , " Karadeniz Haber " , " Taka " gibi dergi ve  gazetelerde yayımlandı. 2008 yılı Edebiyattaki 37. Müzikteki 35. yılımdır.
                       Diğer  yapıtlarım; "Trabzonlu müzisyenler ve musikimizde iz bırakanlar" ( Araştırma –  İnceleme 1. baskı 1990 ) " Seninle Sensiz " ( Mensur şiir denemeleri 1. baskı 1992 ) "  Düş Yazıları " ( Denemeler 1. baskı 1998 )  " Ganita'nın Hüzün Akşamları " ( Şiir, CD albüm Nisan 2002 ) " Hüzün  Anılarımda Saklı " ( Denemeler 1. baskı 2003 ) " Eylül Anıları " Denemeler  (2009 yılında yayımlanacak )
                
                
                İ. E :   Derginin ismi neden Mavi Nota?     
                    
                M. S. B : Merak  edenler için söyleyeyim, dergimin adı neden  Mavi Nota? Bilindiği üzere caz armonisinde Si Bemol notası ile Sol Diyez  notası, yani sesleri arasındaki uyumsuz sese Mavi Nota ( Blue Point ) denir.  Cumhuriyet kurulduğundan bu yana anlamsız bir şekilde devam eden alaturka ile  alafranga kavgasına bir nebze olsun barış getirebilmek için dergimin adını Mavi  Nota olarak düşündüm. Dergimin doğum yeri Trabzon olduğundan, bu adın  Karadeniz' in o eşsiz maviliğiyle hiçbir ilgisi yok.
                  
                
                İ. E :   Mavi Notanın çıkarılması fikri sizin mi ?
                  
                
                M. S. B: Mavi Nota Müzik Dergisi üzerine  yaptığın araştırma, bu yola çıkarken verdiğim kararın ne kadar doğru olduğu  konusunu bir kez daha doğruladı. Çünkü o tarihlerde yani, senin sekiz – dokuz  yaşında olduğun günlerde Türkiye'de yayın yapan belli başlı iki müzik dergisi  vardı. Bunlar; İstanbul'da yayımlanan " Orkestra " ile Ankara' da yayımlanan  Türkiye Filarmoni Derneği'nin yönettiği " Filarmoni " müzik dergileriydi. Bu  iki derginin dışında Müzikoloji Derneği'nin yayımladığı " Müzikoloji " dergisi  de müzik ekseninde ama daha farklı bir kulvarda sürdürüyordu yayınını. Son  olarak; gündemimize pek düşmeyen " Andante " dergisini de sayabiliriz.
                       Yukarıda saydığım müzik  dergilerinin hemen hiçbirisi genel olarak müzik okullarımıza yönelik yayın  politikası izlemiyorlardı. Evet, yer veriyorlardı ama; daha çok elit müzik  kesimine yönelik yayınlar yapıyorlardı. Ayrıca; kişisel kalem kavgalarının  yarattığı kısır çekişme ortamı, bu dergilerde sürüp gidiyor; dolayısıyla  ülkemiz müzik hayatına çok katkı sağlamadığı düşüncesi kafamda büyüyordu. Evet,  müzik öğrencilerine ve onların öğretmenlerine zemin oluşturacak bir yayına  ihtiyaç vardı. O yıllarda sayıları on üç olan Müzik Eğitimi Bölümleri, sayısı  dört bilemedin beş olan konservatuarların önünde böyle bir boşluk vardı. Bu  boşluğu çıkaracağım bir dergi ile doldururum iddialı düşüncesi kafamda önemli  bir yer işgal ediyordu. İşte böyle bir ortamda düştü aklıma bir müzik dergisi  çıkarma fikri. Yani; fikir  bendenize  ait.
                
                
                İ .E : Bu fikri hayata geçirme sırasında yol  arkadaşlarınız ya da size yardımcı olan, destek veren kuruluşlar oldu mu?
                  
                
                M. S. B : Eylül 1992 de Trabzon'da bir  mimar arkadaşımın bürosunda bu fikrimi arkadaşlarıma  daha doğrusu benimle yola çıkacaklarına  inandığım arkadaşlarıma düşüncemi açtım.Arkadaşlarım biraz temkinli  yaklaştıkları bu düşünceme "sen lokomotif olursan varız" yanıtını verdiler.Üç  aylık bir hazırlık döneminin ardından Ocak 1993'te Mavi Nota Müzik ve Sanat  Dergisi on altı sayfalık mütevazı   birinci sayısıyla okurlarına Merhaba dedi.Mavi Notayı kurarken yola  çıktığım on beş arkadaşım beni üçüncü sayısında terk ettiler.Neden terk  ettiklerini sormadım kendilerine,onlarda açıklamadılar zaten.Sadece  "işlerimizin yoğunluğu nedeniyle bu işte yokuz" dediler.Bende "iyi günler  öyleyse arkadaşlar "dedim ve orada  bitti..Sanırım onlar bu işten kazanç beklemişlerdi.Baktılar ki kazançtan öte  gider var gemiyi terk ettiler.Kaptan olan bendeniz bu gemiyi terk edemezdim  tabii.Çünkü henüz batma durumumuz yoktu. Derginin çıkışında bana destek olacak  kuruluşlar ne yazık ki yanımda yoktu.Bu konuda yaptığım girişimler hep sonuçsuz  kaldı.Bana destek vermedikleri için onlara kızmıyorum ve alınmıyorum.Belki de  yapacağım işi ben anlatamadım onlara. Hem müzik gibi insanın hayatında olması,  yer tutması gereken bir sanat dalının belki de normal kişilerin anlayamayacağı,  onların zevkine, estetiğine uzak olan yönünü ele almıştım. O nedenle  anlatamadım diye kendimi eleştirmişimdir.
                
                İ. E : Mavi Nota Dergisi yayın  hayatına başlarken yeterli donanım  (basım-yayım-dağıtım)  var mıydı? Bu konuda zorluklar yaşadınız mı?
                  
                
                M. S. B :  Mavi Nota Müzik ve Sanat Dergisi yayın hayatına başlarken  üç aylık bir hazırlık döneminin ardından  yayımlanmıştır. Bu dönem, mimar bir arkadaşımın bürosunda gerçekleşmiştir. Derginin  hazırlık safhası bu arkadaşımızın bürosunda yapılıyordu. Ardından hazırlanan  sayı, sayfa tasarımcımız tarafından dergi haline getirilmek üzere sayfa  planları çiziliyordu. Sonra basım için anlaştığımız matbaaya veriliyordu.  Basımı gerçekleştikten sonra abonelere posta yoluyla satışının  gerçekleştirileceği bayilere ( ki bu bayiler müzik yayınları satan  kitapçılardı.) kargo yoluyla ulaştırılıyordu. Müzik okullarındaki abonelere ise  daha sonraları toplu olarak kargo ile gönderilmeye başlandı. Abonelere derginin  arka kapağında yazılı posta çeki adresimize abone ücretini yatırıyordu ve  bildirdiği adrese dergisi gönderiliyordu. Bu aşamada tabii ki zorluklar  yaşadık. Örneğin; dergimizi satan bir kısım kitapevleri nedenini hala  bilmediğim bir biçimde dergi ile ilgilenmeme, vitrine koymama gibi yöntemlerle  satmama yoluna gittiler. Tabii arkadaşları tarafından terk edilmiş birisi  olarak sadece kişisel ilişkilerimle vitrinlerine dergilerimi koydurduğum  kitapevleri ile bu konuda uğraşamazdım, uğraşamadım da. Ve bu alandan çekildim.  Sadece abone yoluyla dergiyi dağıtmaya devam ettim.
                  
                
                İ. E : Mavi Nota Müzik ve Sanat  Dergisi ilk sayıdan sonra yeterli ilgiyi Trabzon halkı ya da müzikseverlerden  gördü mü?
                  
                
                M. S. B :   Mavi  Nota Müzik ve Sanat  Dergisi Ocak 1993 de çıkan on altı sayfalık ilk sayısı taşrada çıkan bir müzik  dergisi olarak çıkışıyla okurlar üzerinde hayret, içinin doluluğu ile sevgi  uyandırmıştı. Çok sayıda tebrik mektubu almıştım. Birinci sayının ardından  ülkemizin çok değerli müzik yazarları daha ilk sayısı çıkmış olan bir dergi  için çok güzel yazılar yazdılar. Bunlardan en önemlisi, Türkiye'nin çok önemli  bir müzik yazarı olan Faruk Yener'in Milliyet Gazetesi'ndeki köşesinde yazdığı  yazıdır. Tabii bu etki derginin Trabzon gibi Anadolu'ya uzak bir kentte,  taşrada yayımlanmış olmasından kaynaklanıyordu. Çünkü böyle güzel ve kaliteli  işler önce İstanbul, sonra Ankara ve İzmir gibi merkezi kentlerde olabiliyordu.  Böyle bir kanı vardır ya işte o nedenle. Müfit Semih BAYLAN ( Bununla övünürüm  İpekçiğim hiç mütevazı  değilim bu  konuda…) O kocaman yazarların bile kafasında yer eden o tabuyu yıkmıştır. Hem  de derginin birinci sayısıyla.
                
                İ. E : On üçüncü sayıdan sonra derginin  çıkarılmasına ara verildiği görülüyor. Maddi olanaksızlıklar dışında başka  nedenler var mıydı?
                  
                
                M. S. B:  Derginin on üçüncü sayısına gelindiği vakit yaşadığımız en ciddi  sorun ekonomik sorundu. Geride kalan on üç sayı bir şekilde ekonomik sorunlar  aşılarak çıkarılmıştı. Reklam alamıyorduk. Bunun nedeni benim bir ticaret adamı  olmamam ve tiyatrodaki işlerimin yoğunluğundan dolayı bu konuya fazla zaman  ayıramamam belki de birinci etken oldu. Ve dergiye bir süre ara vermek zorunda  kaldım. Evet; tek neden ekonomik nedenlerdi,  derginin yayına hazırlanmasından öte bir de abonelerden gelen para trafiğini  kontrol etmek, kağıtçı ve matbaa ile uğraşmak,   parasını hemen veremediğin zaman dergiyi basmıyor doğal olarak. Dergi  zamanında basılıp çıkmadığında ve aboneye zamanında ulaşmadığında adınızın beş  dakikada mesela dolandırıcıya çıkması işten bile değil. Yani böyle bir ortam,  taze bir başlangıç  gerekliydi. O nedenle bir süre yayına ara vermek zorunda kaldım.
                  
                
                İ. E : Mavi Nota yayın hayatını  noktaladıktan sonra tekrar çıkarmayı düşünmediniz mi?
                  
                
                M. S. B :  Mavi Nota Müzik ve Sanat Dergisi'ni 1998 yılında dergiyi tekrar  çıkarabilmek için çaba sarf ettim ama bunda başarılı olamadım. Ancak;  teknolojinin verdiği imkanlar çerçevesinde çok ucuza mal olacağı ve dünya  vitrininde her olanağa ulaşabileceğim düşüncesiyle web sitesi olarak kurmaya  karar verdim. Bu aşamada bana destek olan tüm arkadaşlarıma sonsuz teşekkürler  ediyorum…
                  
                
                İ. E :   Peki  bu kadar zamandan sonra Mavi  Nota'nın araştırılması size neler hissettirdi?
                  
                
                M. S. B:  Bu soruya vereceğim yanıt ;Önce yaşımın gereği olarak birkaç damla  mutluluk gözyaşı. Ardından mutluluğumu ve sevincimi ifade eden sözlerimdir  kuşkusuz. On beş yıllık emeğimin boşa gitmediğini, en azından inatla izlediğim  yolun öğrencilere ne denli yarar sağladığını görmektir. Bu da bana yeter! Şimdi  internet ortamında yayın yapan e-müzik gazetesiyle koşuyorum yolumda. Yine  öğrencilere ve yolu müzikle kesişen herkese yararlı olabilmek için…
                         Teşekkür ederim Sevgili İpek Ede,  teşekkür ederim İpekçiğim. Ben seni tanıdığım için çok mutlu oldum. Hele  trompetçi olman bana ayrıca bir heyecan verdi. Trompet benim için hiçbir zaman  çalamadığım ama tuhaf sesler çıkarmayı başarabildiğim bir çalgıdır. Emeğime  sahip çıktığın için sonsuz kez teşekkür ediyorum. Müzik çalışmalarında  başarılar diliyorum.
                  Sayın Yrd.  Doç. Dr. Uğur Türkmen Bey' e ( kendisini tanımıyorum henüz) böyle kaliteli,  değer bilir öğrenciler yetiştirdiği için ayrıca teşekkür ediyorum. Mavi Nota  İpek Ede arkadaşıma, kardeşime yürüdüğü dikenli yolun dikenlerini gül yaprağı  haline getiriyor ise emeklerimin boşa gitmediğini görmenin inanılmaz  mutluluğunu yaşıyorum. Başarılı çalışmalarının tüm yaşamın boyunca devam  etmesini diliyor, saygılarımı ve sevgilerimi sunuyorum.
                  
                
                İ. E:  Bu güzel sözler karşısında ne söylenebilir ki?  Araştırma yapan bir öğrencinin hevesini kırmayarak yüreklendiren, gelecekteki  pek çok öğrencinin başarılarına katkı sağlayan, sıcak ilgisini esirgemeyen  Müfit Semih Baylan'a sonsuz teşekkürler. Müzik adına yaptığımız ve yapacağımız  çalışmalarda bizlere güç verecektir. Bundan sonraki çalışmalarınızda başarılar,  sağlıklı bir yaşam diliyor, saygılar sunuyorum.
                  
                
              
            
                   SONUÇ
                   1993 yılının Ocak ayında yayın  hayatına Trabzon'da yayın hayatına başlayan Mavi Nota Müzik ve Sanat Dergisi 25  sayı çıkarılarak Haziran 1997'de son sayısıyla yayın hayatını sona erdiriyor.  Derginin tüm sayılarını inceleyerek içeriği konusunda bilgi vermeye çalıştım.
                     İçeriğinden anlaşıldığı gibi Türk Müziği,  Batı Müziği, Tiyatro, Edebiyat konularında alanında uzman kişilerin yazılarıyla  sanatseverlere, müzik eğitimcilerine kaynak olabilecek bir dergi  olanaksızlıklar nedeniyle yayın hayatına nokta koymak zorunda kalmıştır. Sanat  adına bir kayıp…
         Derginin çıkarılmasındaki ilk amaç; müzik  öğrencilerine kaynak olması olan derginin bir Anadolu Kentinde çıkarılması da  ayrı bir zorluk. Yazım, basım, dağıtımın o günün koşullarında daha zor olduğu  da bir gerçek. Sesini duyurmak isteyen genç yazarların, müzisyenlerin ve bilim  adamlarının eserlerini tanıtmak için kullandıkları en önemli araç dergilerdir.  Araştırma, yerel haber ve fikir ürünlerine yer veren dergiler bir yörenin  ekonomik- sosyal ve kültürel kalkınmasında da çok etkin görev yapmaktadırlar.
         Mavi Nota Müzik ve Sanat Dergisi de bu  görevi çıkarılabildiği sürece yerine getirmiştir. Şimdi ise internet ortamında  yayın yapan e – müzik gazetesi ile bu göreve devam etmektedir.
                 
         MAVİ NOTA MÜZİK VE SANAT DERGİSİ  BİBLİYOGRAFYASI
            (Edebiyat) Sevim, Ayşe, "Bir Kent ki…" Mavi Nota  Sayı 1, s. 2 Trabzon (1993)
              
              (Edebiyat) Özer, Ahmet, "Bir Dergi Çıkarmak" Mavi  Nota Sayı 1, s. 4 Trabzon (1993)
              
              (Klasik Batı Müziği) Baylan, Müfit Semih "Beatles  diye bir efsane" Mavi Nota Sayı 1 s.5- 6
              Trabzon (1993)
              
              (Klasik Batı Müziği) Holep, Mehmet Salih, "Tekseslilik – Çokseslilik" Mavi Nota Sayı 1, s.11 Trabzon (1993)
              
              (Klasik Türk Müziği) Özalp, Mehmet Nazmi, "TRT Müzik  Dairesi Arşivinde Bulunan Koleksiyonlar" Mavi Nota Sayı 1, s. 13–14–15  Trabzon (1993)
              
              (Klasik Türk Müziği) Sanımer, Gündoğdu, "Şahane  Gözler" Mavi Nota Sayı 2, s. 3 Trabzon (1993)
              
              (Klasik Batı Müziği) Sudantüten, Nurhayat, "Mozart"  Mavi Nota Sayı 2, s. 4 – 5  Trabzon (1993)
              
              (Klasik Türk Müziği) Özgüneş, Emel Burçin, "Tereddüt" Mavi Nota Sayı 2, s. 6 Trabzon (1993)
              
              (Klasik Batı Müziği) Baylan, Müfit Semih, "Müzikte  Bir Çizgi Işık Kurt" Mavi Nota Sayı 2 s. 11 – 12 – 13 Trabzon (1993)
              
              (Klasik Türk Müziği) Baylan, Müfit Semih, "Temel  Şükrü Doğru" Mavi Nota Sayı 3,  s. 3  Trabzon ( 1993)
              
              (Klasik Türk Müziği) Kurtuldu, Suat, "Hatıralarla  Temel Şükrü Doğru" , Mavi Nota Sayı 3, s. 4 Trabzon (1993)
              
              (Tiyatro) Gündoğdu,  Selahattin, "Bir Meyve Büyür İçimde" Mavi  Nota Sayı 3, s. 15 Trabzon ( 1993)
              
  (Edebiyat) Eruz, Nahit, "İnsanoğlu'nun derd